Ana içeriğe atla

Kayıtlar

TÜRK EDEBİYATINDA BİR FLÂNEUR İZLEĞİ OLARAK YUSUF ATILGAN'IN AYLAK ADAM ROMANI ÜZERİNE BİR DERLEME

"Ben babamın yuvarladığı çığın altında kaldım." (Nilgün Marmara-Defterler) Giriş Flâneur bir kent gezginidir.En ücra köşelerine kadar metropolü arşınlar ve modern hayatın bütün görünümlerini müthiş bir aşkla gözlemler,ayıklar ve hafızasının arşivine kaydeder.Kalabalıklarda barınır,kalabalıklarla nefes alıp verir,kalabalıklara mest olur,tebdil-i kıyafet gezer.Kimse onu fark etmez; o ise herkesi fark eder.  İnsan sarrafıdır.Modern hayatın kahramanlarını o seçer.Ve kahramanları aynı zamanda yoldaşları olur.Flâneur kılıktan kılığa girerken onda erimez,aksine her defasında bireyselliğini yeniden pekiştirir.Bir dedektif gibidir,kalabalığın peçelediği izleri sürer. Flâneurün meziyetlerini 19.yüzyılün Larousse Ansiklopedisi de takdirle kaydeder; gözleri fal taşı gibi açık,kulağı kiriştedir.Kalabalıkları sürükleyen şeylerle ilgilenmez; derdi bambaşkadır, rastgele işittiği bir laf sayesinde akla hayale gelmeyecek bir kişiliği hayat onun önüne seriverir. Tıpkı karşılaştığı s

BİR RUH İNKİLÂBI: SÂMİHA AYVERDİ’NİN ROMANLARINDA AŞKIN KARAKTER OLUŞUMUNDAKİ ETKİSİ

‘’Bence hayatta gâye ne muharrirlik ne sanatkârlık ne âlimlik, ne kâşifliktir. En büyük hüner, iyi insan olabilmektir.’’ Sâmiha AYVERDİ  Giriş Bildungsroman protagonistin karakter oluşumu ve kendini gerçekleştirmesini konu edinen bir roman tekniğidir. Wieland tarafından kaleme alınan ve 1766 tarihinde yayımlanan Agathon’un Hikâyesi (Geschichte des Agathon) Bildungsroman tekniğinde kaleme alındığı kabul edilen ilk örnektir. Edebiyat teorisyenlerince Bildungsromanın ilk mütekâmil örneği Goethe tarafından kaleme alınan 1795 tarihinde yayımlanan Wilhelm Meister’in Çıraklık Yılları (Wilhelm Meisters Lehrjare) romanıdır. Bildungsroman, Almanca’dan Türkçeye oluşum romanı, eğitim romanı, gelişim romanı ve kendini gerçekleştirme romanı gibi farklı şekillerde tercüme edilmiştir.   Aytaç’a göre Bildungsroman ‘’ Kahraman kültürle belirlenmiş bir çevrede öğrenme ve deneyimlerle düşünsel ve ruhsal yetileri yüksek karakterli ve uyumlu bir bütün oluşturacak şekilde geliştirilerek belli b

YENİ HAYAT VE GRADİVA ÜZERİNE SERBEST YAZI:BEATRICE VE ZÖE

Dante,henüz dokuz yaşındayken aşkı arayan bir yolcu kılığına bürünmüş ve 1275 tarihinde Beatrice adında güzeller güzeli bir kıza ilk görüşte aşık olmuştur. "İşte bana hükmedemeyen bir Tanrı." Beatrice'i gördüğü ilk andan ikinci görüşüne kadar Dante'nin hayatından bir  dokuz yıl daha geçmiştir.Dante,dokuz yıl önce kırmızılar içinde gördüğü Beatrice'i bu defa beyazlar içinde görmüştür.İkinci karşılaşmada Dante ve Beatrice göz göze gelmişlerdir.Dante,heyecandan ne yapacağını bilemez,evine koşar ve titreyen bir halde odasına kendini dar atar. Bu göz göze gelişten sonra Dante artık rüyalarında sürekli ebedi aşkı Beatrice'i görmektedir.Yemeden içmeden kesilir. Dante aşkını Beatrice'ye itiraf edemez ve Beatrice uzaklara gider,kavuşamazlar.Her efsanevi aşk hikayesinde olduğu gibi kader ve talih buna engel olur,tıpkı Ferhat ve Şirin'deki Karadiken gibi dünyanın varlığı aralarına girer.Beatrice bir Şövalye ile evlenir;fakat bu evliliğin ü